2018 yılında doğum yapan Zinnet Karakayış’ın, gebeliği sonrası karnındaki şişlik hiç inmedi. Günden güne daha da artan şişme sebebiyle hareket kısıtlılığı ve nefes darlığı şikayetleri yaşayan 33 yaşındaki kadının hastalığı, aylar boyunca saptanamadı. 5 ayın sonunda karaciğeri besleyen “Portal ven” damarında tıkanıklık olduğu ve karnındaki sıvı birikiminin bu nedenle olduğu belirlenen genç anneye; bu damarın açılmasının hayati risk arzedeceği söylendi. Bu süreçte 60 kilodan 96 kiloya çıkan, çocuğuyla ilgilenemeyen ve psikolojik olarak da sıkıntılar çeken Karakayış’ın hayatı; eşi ile doktor araştırırken İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Burçak Gümüş ile karşılaşınca değişti.

2007 yılında SLE hastalığı teşhisi konan bu nedenle Romatolojik tedavi gören 33 yaşındaki Zinnet Karakayış, 2018 yılında kızı Zeynep’e hamile kaldı. Hamilelik sürecinde karnında normalden daha fazla şişlik olan ve doğuma kadar sıkıntılı zamanlar geçiren Karakayış’ın, gebeliği sonrasında da şişliği inmedi. 

Doğumdan Sonra Karnı Daha da Şişti

Malatya’da yaşayan ve 2 çocuk sahibi olan genç annenin karnı, günden güne daha çok şişmekteydi ve hareket etmesi zorlaşıyordu.Nefes darlığı şikayeti de çeken ve bu süreçte çocuğuyla ilgilenemeyen Karakayış, eşi Yaşar Karakayış ile birlikte bir çok doktor dolaştı. Hastalığına teşhis konulamayan anneye sadece, karnındaki sıvı birikimi için işlem yapılıyordu. Dönem dönem şişliğe neden olan sıvı birikiminin alınması işlemi yapılan ve ilaç tedavisi uygulanan genç kadın için bu yöntemler geçiciydi. Sıvı alındıktan birkaç gün sonra yeniden şişlik meydana geliyordu. 60 kilodan 96 kiloya kadar çıkan Karakayış, Malatya’da ve Ankara’da birçok hastaneye gitti. 5 ayın sonunda Malatya’da gittiği bir hastanede Karaciğeri besleyen “Portal ven” damarında tıkanıklık olduğu belirlenlenen genç kadına, bu damarın açılmasının hayati risk taşıdığı ve bu nedenle ameliyatı yapamayacakları söylendi. Korkuya kapılan genç kadın ve eşi o dönemki Romatoloji doktorlarının yönlendirmesiyle Girişimsel Radyoloji alanında uzman bir doktor aramaya başladılar. İnternetten araştırma yaparken daha önce benzer birçok hastayı iyileştiren; Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Burçak Gümüş’ü gören aile, hemen randevu alarak İstanbul’a geldiler.

1 Senelik Zorlu Süreç Sonlandı

Girişimsel Radyoloji alanında bir çok uygulamaya öncülük eden Prof. Dr. Burçak Gümüş, aileye bu vakanın tecrübeli merkezlerde yapılabileceğini ve bu işlemin İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Girişimsel Radyoloji Bölümü’nde sıkça yapılan operasyonlardan biri olduğunu söyledi. Duydukları karşısında güven duyan ve mutlu olan Karakayış’ın ilk etapta karnındaki sıvı birikimi birkaç gün içerisinde temizlendi. Sıvı temizlendikten sonra tıkalı olan portal ven damarına ciltten kapalı anjiografik yöntemle girilen ve tüm pıhtı alınarak damar tıkanıklığı açılan hasta; kısa sürede yaşadığı karın şişliği, karın ağrıları, hareket kısıtlılığı ve yatağa bağımlılıktan kurtularak yürüyebilir ve gündelik hayatına dönebilir hale geldi. Hasta böylece bir senedir yaşadığı sıkıntılarından kurtulmuş oldu.

“İşlem Yapılmasaydı Karaciğer Nakli Gibi Ciddi Durumlarla Karşılaşabilirdik”

Hastanın tedavi sürecini ve yaptığı işlemleri “Karaciğerin ana besleyici damarı olan portal ven ve bunu oluşturan bağırsak ve dalak toplardamarlarında da yaygın pıhtısı olan hastamız, oldukça düşkün durumda olup;karın şişliği, nefes darlığı ve yemek sonrası şiddetli ağrı şikayetleri ile tarafımıza başvurdu. Acil olarak kapalı anjiyografik yöntemlerle pıhtı olan kesimleri temizledik ve hastanın takibinde 1-2 günlük süreçte hızla klinik durumu düzeldi” şeklinde değerlendiren Gümüş, “Bu durum hasta açısından; hem hayati risk taşımakta olup, hem de ileri ki süreçte karaciğer nakli dışında tedavi seçeneği olmayan durumlarla karşılaşmasına sebep olabilirdi. Yapılan tedaviye hızla cevap veren ve klinik olarak hemen düzelen hastamız gerçekten bizi de sevindirdi”dedi.

“Artık Kızıma Banyo Yaptırabileceğim”

Zinnet Karakayış ise, “Şu anda çok mutluyum. Bir senedir yaşadığım sıkıntı süreç ve ağrılar hem bedenen hem de zihnen yıpratmıştı bizi. Gittiğim hastanelerde sürekli farklı şeyler duydum. Karaciğer nakli olmam gerektiği bile söylenmişti. Burası son kapımızdı. Buraya gelip, 10 gün içerisinde düzeleceğimi hiç tahmin etmiyordum. Karnımdaki sıvı birikimi sebebiyle çok kilo almıştım. Şu anda ise 64 kiloyum. Burçak Hoca’ya minnettarız. Oğlum 1.5 yaşında, kızım ise 7. ayını bitirdi. Oğlumun her şeyi kendim yapabiliyordum ama kızıma hastalık sürecimden dolayı, henüz banyo bile yaptıramadım. Gider gitmez ona banyo yaptıracağım. Kızımı kucağıma bile alamıyordum, sürekli başkalarında kalıyordu. Bu sürecin psikolojik etkileri ve çocuklarımla ilgilenememem beni çok üzüyordu. Şimdi her şeyimi kendim yapabiliyorum, kendim yürüyebiliyorum” dedi.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz